Ben de bi yaşa kadar (19-20 diyelim) aynen yukarıdaki arkadaşların dediği gibi her laf atılışında, laf atmanın ötesinde artık pornografik boyutlara varan sözlü tacizlerde ve kimi zaman da fiziksel temaslara karşı kendimi dünyanın en suçlu, en iğrenç insanı gibi hissediyor, utançtan ağlıyordum. Bi gün üstümde gayet bol bir eşofman, üstümde mont vs giymiş bir şekilde spordan eve döndüğüm bir akşam (yaşım maksimum 17), belki 40 yaşında bir adam en az 5 dakika boyunca yanı başımda yürüyerek "benimle ilgili hayallerini" anlattı. Adımlarımı hızlandırıyorum, olmuyor; acınası gözlerle başka insanlara bakıyorum, olmuyor. En sonunda koşmaya başladım. Ulan koşmaya başladı o yavşak da. Beni kovalıyor. Neden? Bilmiyorum. Sanki kötü olan şeyi o değil de ben yapmışım gibi, ben kaçıyorum ve o da gayet rahat kovalıyor. Cesarete bak. O panikle akşamın bir karanlığında çıkmaz sokaklara filan da girdim. O sokakta da bi manevrayla kendisinden kurtulup geri dönebilmemin tek sebebi çevikliğimdi. Herhangi başka bi kızın kolaylıkla yapamayacağı bir şeydi= herhangi başka bir kız o sokakta zaten ayvayı yemişti. Neyse oradan da kurtulduktan sonra boş bulduğum bir apartmana girip 1 saat boyunca en üst katta beklemiştim. Şimdi düşününce aşırı salakça geliyor ama o zaman çocukluk ve toyluk var; düşünüp hesaplayamıyorsun ve en önemlisi kendini zaten "suçlu" hissediyorsun. Ve sen böyle hissettikçe elin iğrenç mahlukatları seni kovalama ve korkutma hakkını kendinde fazlasıyla bulabiliyor. Ve bir allahın kulu da "hop kardeş niye böyle koşuyorsunuz" demiyor.
Aradan birkaç sene geçti, bu arada ben arada bi iki kadın da dahil yine benzer bikaç olay esnasında azıcık bunların psikolojisini çözmeye başladım. Aslında benim başıma gelen değil, onların yaptığı bu şeyin onlar için utanç kaynağı olduğunu, aslında onların korkması gerektiğini anladım. Yine günlerden bir gün (yaşım artık 20 olmuş), son derece yakışıklı, uzun boylu, takım elbiseli, fit bir adam popoma bir şaplak attı. Şöyle bir dönüp baktım ve adamın tipine, yürüyüşüne, tarzına filan konduramadım; "yanlışlıkla çarpmıştır" diye düşündüm ve buna rağmen yolumun yönünü değiştirdim. Baktım ikinciyi de patlattı bu bana askjdashhaha :D Haydaa. Yine kış günündeyiz. Üstümde kapkalın kumaşlı pantolon, kat kat hırka, mont filan var yine. Ben artık eldivenleri çıkarttım, çantama koydum. Şemsiyeyi bi köşeye attım, yürüyorum ve üçüncü hamleyi bekliyorum. Adam üçüncüye de vuracakken ellerini arkada tuttuğum gibi adamı yumruklamaya başladım. Elimden kurtulmaya çalışırken yakası paçası dağılıp düğmeleri filan koptu, kaçarken yere düştü, tekrar kalktı, ayakları tam olarak kıçına vura vura attığı bir deparla ufukta kayboldu.
Oh be dedim, şimdi o piç kurusu düşünsün.
Kıssadan hisse, asıl korkması ve utanması gereken onlar. Kimseyle hiçbi laf dalaşına ve münakaşaya girmeden, yapılması en doğru hamleleri yapın; etrafınızdaki tüm küçük kızlara da korkup utanmamaları, sessiz kalmamaları gerektiğini öğütleyin derim ben.
0